ÇOCUK EĞİTİMİNDE CEZA




Çoğu ebeveyn çocuklarının yaptığı ya da yapmadığı birtakım davranışlardan şikayetçidir. Anne-baba çocuklarını büyütürken onlara kurallar koyar ve bu kurallara uymalarını beklerler. Bazı çocuklar için bu kurallara uymak oldukça kolayken bazıları için zor olabilir. Ebeveynler koydukları kurallar konusunda tutarlı davranmalıdır. Anne babanın farklı kurallar koyması farklı beklentiler içinde olması ve birbirlerini desteklememeleri çocuğun kafasında çelişki yaratır ve çocuk doğruyu yanlışı ayırt edemez. Bu sebeple her gün değişkenlik gösteren değil mantıklı açıklamalar içeren tutarlı kurallar çocukların eğitiminde işe yarayacaktır. Bu kurallara karşı sergilenen davranışlar ise ödül metodu ile devamlı hale getirilebilecektir.

 Çocuklarda istenen olumlu davranışı pekiştirmek ya da istenmeyen olumsuz davranışı söndürmek için ödül-ceza sistemi geliştirmek ve kullanmak etkili olacaktır. Çocukların olumlu davranışları ödüllendirildiğinde çocuk bu davranışı tekrar yapmak isteyecektir. Peki bu ödülün niteliği ve niceliği nasıl olmalıdır? Ödül derken rastgele bir ödül sisteminden bahsetmiyoruz aslında. Çünkü her ödül olumlu pekiştirmeyi sağlamaz. Doğru kullanılmadığında olumsuz sonuçlara yol açar.
Öncelikle ödülden kastımıza bir açıklık getirelim. Şöyle ki: Ödül sistemi her çocuk için farklı geliştirilebilir; ancak işin en başından itibaren bu ödüllerin neler olacağına sizin şekil vermeniz de sınırlarını çizmeniz mümkün. Bir çocuk için en doğru ödül şekli ona gülümseyerek ve sarılarak doğru davranışını tebrik etmektir. Bunu yaparken ona övgüde bulunabilir onu sevdiğinizi söyleyebilirsiniz. Çocuğunuza övgüde bulunurken ona “çok zekisin” demek yerine “başarını ve çabanı takdir ediyorum” diyerek çabasına ve emeğine iltifat ederseniz çocuk bu çabayı sürdürmeye devam edecektir. Ancak çok zeki olduğuna dair verilen mesajlar zaten bir şey yapmasına gerek olmadığı algısını yaratabilir ve bu tarz övgüler çocuğun narsisizmine gönderimde bulunur.

 Çocuklar sınırları zorlamayı sevseler de aslında ihtiyaç duydukları, hayatı anlamlandırabilmek için istikrarlı ve tutarlı sınırlardır. Çocuklar anne ve babalarının rehberliğine güvenmek isterler. Ebeveynler tutarsız ve istikrarsız davrandıklarında çocukların çıkardığı sonuç « kurallar bu sefer bozulabildiyse demek ki başka sefer de bozulabilir » olur. Bu gerçek onlara geçici bir zafer duygusu hissettirse de uzun vadede onların kişilik gelişimleri için çok da destekleyici bir durum değildir. Kuralların net ve istikrarlı olmadığı evlerde büyüyen çocukların okulda da sıkıntı yaşaması muhtemeldir. Ayrıca güvenilir, rehber anne-baba figürleri yaşanan istikrarsızlıktan dolayı zamanla eski güvenilirliklerini kaybeder ve sorgulanmaya başlarlar; bu da uzun vadede çocuk gelişimi açısından duygusal ve sosyal problemleri beraberinde getirebilir.  Sınırlar aynı zamanda ilişkileri tanımlar. « Burada yetkili olan kimdir? Ne kadar ileri gidebilirim? Çok ileri gidersem ne olur? » gibi soruların cevaplarını çocuklar çizilen sınırlar ve koyulan kurallar sayesinde bulurlar. Topladıkları bilgiler yetişkinlerle olan ilişkilerinde nasıl davranmaları gerektiği konusunda onları yönlendirir. Ancak toplanan bilgilerde tutarsızlık olduğunda çocuklar da nasıl davranacaklarını şaşırırlar.

Sınırları Belirlerken...
 Sınırlar onaylanan davranışları tanımlar. Hiç işaret ve levhaların çok az olduğu bir yolda ilerlemeye çalıştınız mı? Sizi doğru yönde tutacak net levhalar olmaksızın, yanlış dönüşler yapıp sorunlar yaşama olasılığınız çok yüksektir. Kabul edilebilir davranışları öğrenmeye çalışan çocuklar için de durum böyledir. Sınırlar anlaşılır ve net olduğu sürece çocuklar için anlamak ve izlemek daha kolay olacaktır. Karmaşık mesajlar, çocuğunuzun kendisinden ne istendiğini anlayamamasına ve bu nedenle kuralı uygulayamamasına neden olur. 

 Kuralları uygularken anne ve babanın kurala beraber karar vermesi ve kuralı aynı şekilde uygulamaları önemlidir. Tutarlılık konusunda bir diğer önemli husus kuralın her zaman geçerli olmasıdır. Eğer bir kural bazen uygulanıyor, bazen esnetilebiliyorsa bu çocuk için kafa karıştırıcı bir mesaja dönüşür. Başlanan ve yarım bırakılan kural ve sınırlar çocukların anne babaya olan güvenini sarsar ve anne babanın yetkinliğine gölge düşürür. Bu tip bir uygulama ile çocuk, evde verilen sözlerin yerine getirilmediğini öğrenir. 

 Kurallar koyarken anahtar noktalardan biri anne ve babanın çocuğa model olmasıdır. Çocuklara verilmek istenen değerler öncelikle anne ve baba tarafından uygulanırsa değerlerin çocuk tarafından içselleştirilmesi daha kolay olacaktır. Çocuklar baktıklarını düşünmediğiniz zamanlarda bile davranışlarınızı gözlemler ve kendilerine model alırlar. Dolayısıyla, kural ve sınırlara sizin nasıl yaklaştığınızı dikkate alarak kendi yaklaşımlarını şekillendirirler. 

 Kurallar konusunda çocuğunuzla güç savaşına girmekten kaçının. Örneğin tekrar tekrar bir şeyi yapmamasını söylemeyin. Bu durum çocuğunuzun gözünde yetkinliğinizin azalmasına neden olur. Bu tarz durumlarda daha yaratıcı olmayı deneyin. 

 Çocuğunuzu sürekli kısıtlamak ya da aşırı kurallar koymak da uygun değildir. Bu nedenle kuralları koyarken anne ve baba olarak sizler için en önemli ve olmazsa olmaz kuralları belirleyin.

  Kuralları çocuğunuzla paylaşmak için bir aile toplantısı düzenleyebilirsiniz. Bu toplantıda çocuğunuz da istediği kuralları paylaşabilir. Aile içinde ona da söz hakkının tanınması, kuralları benimsemesi için oldukça önemlidir. Bu durum kuralları uygularken de size yardımcı olacaktır.

  Kuralları önceden belirlemeniz ve çocuğunuzla hangi kuralın ne zaman geçerli olduğunu konuşmanız gerekir. Böylece anne babanın beklentileri karşılıksız kalmaz. 

 Çocuklar sizin aklınızdan geçenleri okuyamazlar; onlar sadece yaşadıkları deneyimlerden öğrenirler. Örneğin eşinizle konuşurken çocuğunuzun sözünüzü kesmesinden hoşlanmıyor, bunu ona söylüyor, ancak yine de her sözünüzü kestiğinde durup onu dinliyorsanız o zaman çocuğunuzun bunun kabul edilebilir bir davranış olduğunu düşünmesi kadar doğal birşey yoktur. 

 Çocuğunuz koyulan kuralları hatırlamakta zorluk çekiyorsa okul öncesi dönemde resimli tablolardan, büyük yaşlarda ise yazılı anlaşmalardan faydalanabilirsiniz.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

TUVALET EĞİTİMİ